Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Balıkesir Dönüşüm Kongresi’nde açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ahmet Ercan, Balıkesir özelinde yaptığı çalışmaların sonuçlarını paylaştı.
Balıkesir’deki yıkıcı eşiğin 6.2 olduğunu belirten Ercan, “Kuzey Anadolu kırığının biz genellikle Marmara’nın güneyinden gittiğini düşünürdük. Oysa bir kol Manyas’ın bulunduğu yerden çıkıyor. Tam Balıkesir’in üzerinden. Oradan Akhisar, oradan Manisa, Manisa üzerinden Turgutlu, Turgutlu üzerinden Torbalı, oradan tuzla kırığının bulunduğu yerden Ege ve Sisam’a gidiyor. Oradan uzanıyor.” açıklamasını yaparken, bunun kuzey Anadolu kırığının yeni keşfedilen en güney kolu olduğunu ifade etti.
“Balıkesir’de yıkıcı deprem için eşit değer 6.2. Yani 6.2 ve daha büyük her deprem Balıkesir’in yapı biçimine bakarak yapılarda yıkım yapar.” ifadelerini kullanan Ercan, Erdek Bandırma arasında Kapıdağı Yarımadası’nda bölücü bir şekilde olan kırıkta büyük bir hareketin olduğunu kaydetti ve “Erdek, Biga, Çan’da burada 7.2 deprem beklenir. Bursa Ulubat, Manyas, Gönen, Yenice, Edremit Koyu, Altınoluk’ta 6.2 ile 7.3 arasında bir deprem üretir. Balıkesir, Burhaniye, Edremit’te 6.2 ile 6.7 arasında deprem üretir.” dedi.
Ercan, söz konusu yerlerde inşaat yapılacağı zaman, en az 7,3’lük bir depreme dayanıklı bir biçimde tasarlanması gerektiğini iletti.
“10 YIL İÇİNDE BALIKESİR’DE YIKICI DEPREM ŞAŞIRTMAZ”
Balıkesir ve Marmara’nın güneyine ilişkin değerlendirmelerine devam eden Ercan, “10 yıl içinde Balıkesir ilinden söz ediyorum. Balıkesir ili yıkıcı bir deprem görürse benim için şaşırtıcı olmaz.” ifadesini kullandı.
Balıkesir’de 35 yılda bir depremin yenilenme zamanı olduğunu vurgulayan Ercan, bunun her 35 yılda bir olacağı anlamına gelmediğini iletti ve “Elli yıl, yüz yıl olmaz deprem. Çünkü gerginlik birikmediyse kırılma olmaz. Kırılma olmazsa deprem olmaz.” dedi.
Ercan, “7.5 büyüklüğündeki bir depremde 72 yılda bir olur. Şimdi burada sizin de çok iyi bildiğiniz bir ’koca zelzele’ diye bilinen 1897 ya da 1878 yılında Balıkesir’in içinde olan bir deprem var. Bunun büyüklüğü 7. Şimdi şöyle kısaca bir bakalım. Öncü deprem olduğundan halk deprem oluyor diye dışarıya çıkmıştır. Ölüm sayısı azalmıştır.” açıklamasında bulundu ve söz konusu depremde 51 evin yıkıldığını ve yaklaşık 500 kişinin hayatını kaybettiğini kaydetti.
Ercan, yaptığı konuşmada, son 127 yıldır Balıkesir’in merkezinde büyük bir depremin gözlemlenmediğini ifade ederek, “127 yıldır Balıkesir içi suskun. Kaç yıla kadar suskun olabilir? 250, 300 yıla kadar da suskun olabilir. Şimdi sorunlu yerler, Plevne Mahallesi, Bahçelievler, Gümüşçeşme, Paşaalanı, Çayırhisar, Ayşebacı, Köseler, Bosnacı, Cengiz Topel, buraların çekincesi çok yüksek. Burada yeraltı suları oldukça sığ, yerin taşıma gücü çok düşük. Deprem dalgalarını çok büyütür” ifadelerini kaydetti.
2011 yılında, depremin ardından Van’a gittiğini kaydeden Ercan, “Arkadaşlar Erzincan’da Türk Ordusu, Van’a sadece 3 saatte gelmişti. 3 saatte bütün deprem bölgesine el koydu. Güvenliğine el koydu. Ne olur biliyor musunuz güven olmazsa, gitmezseniz kısa bir zamanda gitmezseniz ne olur biliyor musunuz? Oradan kurtulan küçük çocuklar olur, sahip çıkan olmaz küçük çocuğa.” ifadelerini kullandı.
Ercan, sözlerini, “Anneler böyle göçüğün altına kalan çocukları için enkaza sarılıyor arkadaşlar. Saatlerce çocuğum içeride diye ağlıyor, bağırıyor, gelin kurtarın diye. Bunlar yaşandı ve yaşanacak. Yani dolayısıyla savcı gidemiyor hemen. Ama devletin güvenilir en büyük unsuru kimdir? Ordu. Ordu, tıpkı eskiden olduğu gibi, el atması gerekiyor. Başka çıkış yolu yok bu işin. Afet yönetimi böyle olur.” ifadeleriyle noktaladı.